Zhana Todorova: VNL Finallerine Ulaşmayı Her Zaman Hayal Ettim

Bulgaristan kadın milli voleybol takımı için 2024 Voleybol Milletler Ligi Finalleri’ne veya Paris Olimpiyat Oyunları’na katılım, yakın hedefler arasında yer almıyor olsa da, bu kesinlikle en parlak yıldızları liberosu Zhana Todorova’nın hayalleri arasında. Verdiği özel röportajda VNL 2024’ün başlamasına sayılı gün kala, Bulgaristan’ın her maçta mücadele ederek zafere ulaşmaya çalışacağını, çünkü her maçın “milli takımın geleceğine dair hedef ve hayalleri” etkileyebileceğini söyledi.

27 yaşındaki libero, 2022 VNL’den bu yana ilk kez milli takıma geri döndü. Diz sakatlığı geçirdikten sonra 2022 FIVB Kadınlar Dünya Voleybol Şampiyonası’nı ve 2022-2023 kulüp ve milli takım sezonunun tamamını kaçırdı.

Todorova, 2013 yılından beri A Milli Takım’ın bir parçası, ancak bu arada yaş kategorisi etkinliklerinde takım ve bireysel övgüler de kazandı. Bulgaristan 2017 FIVB U23 Kadınlar Dünya Şampiyonası’nda bronz madalya kazandığında, turnuvanın En İyi Liberosu olarak Rüya Takımına seçildi. Bu başarı, iki yıl önce 2015 U20 Dünya Şampiyonası’ndaki aynı ödülün devamı niteliğindeydi.

A Milli Takım ile birlikte Bulgaristan 2021 CEV Avrupa Altın Lig’inde zafer elde ederken Zhana Todorova, turnuvanın En Değerli Oyuncusu (MVP) seçildi. Üç yıl önce 2018 CEV Avrupa Altın Lig’inde ve 2018 FIVB Voleybol Challenger Kupası’nda şampiyonluk kazandılar. Todorova, turnuvanın en iyi karşılayıcısıydı. 2019 yazında, dünyanın en iyi 24 takımı Olimpiyat biletleri için mücadele ettiğinde, Todorova, altı FIVB Tokyo Voleybol Eleme grubu arasında en iyi savunmacıydı ve set başına etkileyici bir şekilde 4,17 blok ortalaması yakaladı.

Şu anda 1.70m boya sahip olan Zhana, 13 yaşında voleybol salonuna gittiğinde sadece 1.40m civarındaydı. Maritza Plovdiv antrenörleri onu geri çevirmeye yakın olsalar da, ona topa karşı doğru bir hisse sahip olup olmadığını öğrenmesi için bir şans verdiler. Şimdiye kadar kulüp kariyerinin neredeyse tamamını memleketi Maritza Plovdiv’de geçirdi. Tek istisna, 2021-2022 sezonu, Ukrayna’nın Prometey Dnipro takımıyla altın üçlemeyi kazandığı zamandır. Maritza’nın Bulgaristan’daki altın çağı hakimiyetinin temel taşlarından biridir ve kulübün rekor kıran 10 ulusal şampiyonluğunun 8’ini ve dokuz ulusal kupa şampiyonluğunun 6’sını kazanmasına ve CEV Şampiyonlar Ligi’nde bazı büyük Avrupa takımlarını yenmesine katkıda bulunmuştur.

VNL hazırlığınız nasıl gidiyor?

“Hazırlık yaklaşık iki-üç hafta önce başladı. Tabii ki, farklı oyuncular, kulüp sezonları ne zaman bittiğine bağlı olarak farklı zamanlarda katıldı. Bu yıl kadroda çok sayıda genç kız var. 27 yaşında takımın en tecrübeli oyuncularından biriyim. Sakatlık nedeniyle bir buçuk sezonu kaçırdıktan sonra milli takımın yeniden bir parçası olmaktan mutluyum. Milli takım formasını giymenin her zaman bir sorumluluk ve onur olduğuna inanmışımdır. Milli takım maçları kariyerimin en duygusal maçları oldu. Umarım geçmişte ben yaşça büyük oyunculardan örnek aldığım gibi genç oyunculara da bir şeyler öğretebilirim. Bu tür bir süreklilik, arzuladığımız büyüme için çok önemlidir.”

Önceki VNL sezonlarında milli takımınızın belirtilen hedefi küme düşmeyi önlemekti. Bu sefer VNL’de kalmak garanti. Size ne hedef konuldu?

“Dünyanın en iyi takımları arasında VNL’de olma hakkı için mücadele ettik. Bu maçlardan çok şey öğrenebilirsiniz. Elbette, her maçtaki hedefimiz zafer. Her oyun Dünya Sıralamasını ve dolayısıyla milli takımımızın geleceğine yönelik hedef ve hayallerimizi etkileyebilir. Bu yüzden asıl hedefimiz bu. VNL Finallerine ulaşmayı her zaman hayal etmişimdir, ancak bunu takım için bir hedef olarak belirlemedik. Bu yıl küme düşen takım olmayacak olması bence pek iyi bir şey değil, çünkü en iyi takım arasında kalmak için mücadele etmek de bir şekilde motive edici bir faktördü.”

Milli takım içinde Olimpiyatlara katılma gibi bir ihtimal hakkında konuşuluyor mu?

“Hayır, bahsedilmedi. Ama ben şahsen yıllar önce voleybola başladığımda hayalim milli takımda oynamaktı, şimdi ise hayalim milli takımla Olimpiyatlarda oynamak. Takımın böyle bir duyguyu ve onuru yaşamasına yardımcı olmak için elimden geleni yapacağım.”

Geçen sezon iki yıl aradan sonra Maritza Plovdiv’e döndünüz ve Bulgaristan’da bir başka altın duble kazandınız. Kulübünüzün başarısının sırrı nedir?

“Maritza benim doğduğum kulüp, kalbimin takımı. Şimdi 10 ulusal şampiyonluk topladı ve ben bunlardan sekizinde yer aldım. Yeni bir başarılı sezonu daha geride bıraktık. Başarının liderlik, tüm personel ve oyuncular dahil olmak üzere uyum içinde çalışması gereken birçok bileşeni var. Başarılı olmak için her zaman biraz şans da gerekir. Maritza’da iyi bir takım çalışmamız ve bizi günlük çalışmalarımızda birleştiren ortak bir hedefimiz var. Ve bu hedef Şampiyonlar Ligi’nde zafer elde etmek. Maritza’nın Şampiyonlar Ligi’nde bazı Avrupa güçlerini yenebildiği günlerin yakında geri dönmesini umuyorum.”

Plovdiv gibi tarihi bir şehirde yaşamak nasıl bir duygu? Boş zamanlarınızda neler yapıyorsunuz? Kimlerle dışarı çıkıyorsunuz?

“Bildiğiniz gibi Plovdiv, Avrupa’nın en eski yaşayan şehri ve dünyanın en eskilerinden biridir. Yurtdışından gelen ziyaret eden takımlarımız olduğunda, oyuncuları bu şehrin cazibesine, tarihine, kültürüne ve atmosferine hayran kaldı. Buradaki daha az hareketli yaşam tarzını seviyorum. Arkadaşlarımla dışarı çıkmayı, özellikle Kapana sanat ve el sanatları mahallesinde vakit geçirmeyi, tiyatrolara gitmeyi seviyorum… Ayrıca Plovdiv’deki birçok harika tarihi mekândan biri olan iyi korunmuş bir Roma Amfitiyatromuz var. Çeşitli heykellere ve sütunlara ek olarak, ünlü Roma yöneticilerinin koltuklarını gösteren taşlara kazınmış isimleri hala korunmaktadır. Yıldızların altında bir konserin tadını çıkarmak veya sadece tarihi keşfetmek ve hissetmek için oraya gidiyorum. Plovdiv’in kalbinde üç tepede güzelce konumlanmış Eski Şehrin atmosferinde gezinmekten zevk alıyorum. Aynı zamanda Bulgaristan’ı bir bütün olarak seviyorum. Çok güzel buluyorum. Plovdiv dışında dağlara gitmeyi seviyorum. Ayrıca Karadeniz’de harika plajlarımız var… Voleybolcular arasında sık sık Eva Yaneva ile dışarı çıkıyorum – o da şehri seviyor – Vangeliya Rachkovska, Dobrina Hristoskova, Lora Slavcheva ile…”

Son olarak, hayalinizdeki voleybol takımında birlikte oynamak istediğiniz altı sporcuyu söyler misiniz?

“Hayal takımımın pasörü Maja Ognjenovic, çaprazı ise Tijana Boskovic olurdu. Brezilya’dan Gabi Guimaraes ve Belçika’dan Britt Herbots smaçörler olurdu. Brezilya’dan Carol ve Hollanda’dan Robin De Kruijf orta oyuncular olurdu. Böyle bir takımın liberosu olmak benim için bir hayalin gerçekleşmesi olurdu.

Kaynak